Soframızı kurmuşuz yeşil çayırların tam ortasına;gürül gürül akan derelerin şenlendirdiği toprakların çocuklarıyız biz...Rakımız soğuk,mezelerimiz lezzetin nirvanalarında buluşuyorlar.Kavak yellerininin esintisi kokularımızla birleşiyor,başımızda oluşan haleler...Lalelerin üstündeki arıların sarhoşluğu bize de yansıyor,dünya mı durdu?Her şey kıvamında hayatım,lakin ağzımızın tadı yok...Bir şevk gelmeli içimize,bir renk,sigaranın dumanı gibi kaybolmalıyız sonsuzda,sonsuza dek,ansızın...Rüzgar bizi bir yer götürmeli,soframızdan çok uzaktaki yeşilliklere,fırlatıp atmalı bizi...Çimlerin koynunda aşkların en delisini yaşamalıyız,gökyüzünün çocuklarıyız biz,kalplerimiz arşa değer...Yıldızların sönmesi,güneşin sıcaklığı esir almalı bizi,gölgemizi...Başka gezegendeki varlıklar bırak yaşasınlar.biz biliyoruz ki aşkın varlığı yalnız bir tane:Sen ve Ben...Ansızın yağan yağmurlarda büyüyelim bereketle;kaçalım dersen sevgili,beni de bekle...Sevinçlerimi,umutlarımı ceplerine almalısın,ıslanmasınlar...Sakın düşürme onları;düşerlerse ezer geçeriz.Orada yer bulamayacağını söylüyorsun değil mi?Bulma!Ellerini çek onların üzerinden,ıslanmanın ne demek olduğunu onlar senin ellerinden daha iyi bilirler...Bize sunulanı yaşarız sevgili,biz sevdanın sularıyla meyimizi renklendirip,tutkunun kadehiyle içmesini de pekala biliriz...İz bırakırız,sen ve ben...Onu da sadece bana bırakma,ne olursun;seneler önce kalbimdeki çınara kazıdığın harflerin üstünde hiçbir yosun yetiştirmedim,ne olursun derinden izler bırak;yağmur için,bu yeşiller için,bizim için...
Karların çocuklarıyız biz;kardelenleri nasıl yetiştireceğimizi de hesapsızca yolları kapatmasını da biliriz...Ben senin geçmeni engellemedim sevgili;ama seni nasıl yetiştirip büyüteceğimi de hep düşündüm.Yürü o karların üzerinden,seni çöllerde görmeyeyim Zühre'm;orası Hüsn'ün yeridir...Kurtların çocuklarıyız biz ;yalnızlığımızla yaşar,puslar içinde yaşarız, ama unutma sevgilim;aç kaldığımızda aşk şehrine inmek yok!!!O ne sana yeter ne de bana yeter...Kuşların da çocukları oluyoruz kimi zaman...Geniş kanatların üzerinde uçmanın tadına varıyor,tüm alemi yukarıdan seyre dalıyoruz;haydi benimle gel,Kaf Dağı'na gidip Anka olalım...Biz sıfırın da evlatlarıyız hem de en üveyinden...Birbirimizi tüketmeden etkisiz eleman olmasını da biliriz;ama unutma çarpılırsan bana benzersin...Tuallerdeki renklerin cümbüşüyüz biz;kimi zaman bir çalgı şeklini alır kimi zaman da inleyen nağmelerin haykıran notaları oluruz;seni en başa anahtar olarak koyarız,ister misin?Biz yürek bile oluruz biliyor musun;annelerin sahiplenişinden sevdalıların deliliklerine kadar her yerde beni anarsın...Biz hayallerin içindeki sırlarız;şişeyi biraz okşadığında tüm dileklerini gerçeğe çeviririm,sen bunu bilemezsin...